·  ANASAYFA  
·  AVRUPA HABER  
·  MEDYA  
·  EKONOMI  
·  FIRMALAR  
·  SPOR  
·  YAZARLAR  
·  BASIN ÖZETLERI  
·  COCUKLAR  
·  KADIN & YASAM  
·  BEDAVA SMS  
·  BEDAVA POST  
·  DOWNLOAD  
·  TREIBER  
·  CHAT  
·  NETMEETING  
   
   


  BİR SES

               Muhsin Ceylan

 

mceylan@turkpartner.de



Temizlikçi Erika´nın oğlu Başbakan

Almanya genel seçimleri tahmin edildiği gibi kafa kafaya sonuçlandı. Seçimlerin galibi ise, 1998´de 16 yıllık Kohl devrini kapatarak iktidara gelen Kırmızı-Yeşil koalisyonu oldu. Seçimlere esas damgayı vuran ise Almanya Türkleri´nin oylarıydı. 400 binden fazla Türk asıllı seçmenlerin oylarının üçte ikisi hükümet ortaklarına gitti. SPD´nin seçimlerden sadece yaklaşık 9 bin oyla birinci parti olarak çıktığı göz önüne alınırsa, iktidarı belirleyen oyların önemi daha iyi anlaşılır. 

Almanya Türkleri, oylarıyla mevcut hükümet ortaklarına bir dönem daha iktidarda kalmaları için gerekli krediyi vermekle beraber ortakların, şimdiye kadar anamuhalefet Hıristiyan Birlik Partileri (CDU-CSU)´nun aksine kendilerine daha ılımlı yaklaşımlarını ödüllendirdi denirse mübalağa edilmiş olmaz herhalde. SPD´nin sessiz ama derinden Almanya’daki azınlıkların en ‘çoğunluğu’ olan Türkleri devreye sokmasını unutmamak lazım. Başbakan Gerhard Schröder 40 yıl sonra ilk defa bir Alman Başbakanı olarak Türkleri kabul etti ve onların bu ülkeye ait olduklarını kendi tabanını da ürkütmeden sahiplendi. Onlara kendilerine göre ciddi mesajlarla ulaşmaya çalıştı. Doğrudan olmasada, onlara çifte vatandaşlık gibi her platformda dile getirilen cazip vaadlerle okşadı. 

İşçi babası Romanya'da Nazi saflarında çarpışırken ölen Başbakan Gerhard Schröder, avukatlık eğitimini dışarıdan sürdürürken, tezgâhtarlık yaparak eve mali destek sağlıyordu. Temizcilikten elde ettiği gelir ile beş çocuğuna bakmak zorunda kalan anne Erika (88), sosyal yardımdan geçinmek mecburiyetiyle karşı karşıya kalan annelerden. Başbakan Gerhard Schröder, çocukluk ve gençlik dönemlerinden bilhassa mali sıkıntılarla yaşamanın ne demek olduğunu bizzat yaşamış biri olarak, dar gelirliler başta olmak üzere göçmenlere daima gülen bir yüz sundu. Wolkswagen'e binen, mütevazı bir evde oturan, evinde hizmetçi bile bulunmayan Schröder, çöpçülük kadrosuna başvuran erkek kardeşine iltimas geçmemekle de ciddi manada prim yapmıştı. Temizlikçi kadın Erika´nın oğlu Gerhard, bu sıcak kucaklayıcılık özelliğiyle Almanya Türkleri´nden vatandaşlığa geçenlerin oylarından yüzde 60-70’ler civarındaki kısmını almayı başardı. Ve bu oylarda, Schröder’e iktidarı sundu. Türklerin en az yüzde 20’lik oyu da koalisyonun küçük ortağı Yeşiller’e yöneldi. Bu oy oranı, Yeşiller´in bundan sonra göçmenlerle ilgili yapacakları çalışma ve mevcut problemlere getirecekleri çözüm yollarıyla doğru orantılı olarak mutlaka artacaktır.

Genel seçimlerde Federal Parlamento´ya Türk asıllı yeni bir sima Dr. Lale Akgün  de seçildi. Yeşiller´den Ekin Deligöz tekrar milletvekilliğini kazanırken, partidaşı Cem Özdemir´de parlamentoya girmeye hak kazananlardandı.ı. Fakat genel seçimler öncesi bir lobi şirketinden özel kondisyonla kredi almış olması ve Meclis çalışmalarındaki resmi uçuşlardan kazandığı sadece kendine ait olabilecek uçuş primlerini yakınları için kullandığı ortaya çıkınca kanunlara aykırı olmamasına rağmen politik ahlaka muhalif bir davranış gerekçesiyle her türlü politik görevinden istifa ettiğini açıklamıştı. Bu sözünü yerine getiren Cem Özdemir, belki dünyada seçildiği halde daha önce "verilmiş sözüm var ondan dönemem" diye almadığı mazbatasıyla bir ilke de imza atmış oldu. Cem Özdemir´in şimdilik politik arenadan çekilmesi, Almanya Türkleri için ciddi manada büyük bir kayıp. O´nun tekrar Meclis´e dönmemesine en fazla sevinenlerin ise, devamlı nasırlarına bastığı daha doğrusu demokrasi ve insan hakları adına kendileriyle yüzleşmeye çağırdığı bizlerden çevrelerin olduğunu söylemeye gerek yoktur herhalde. Adeta Almanya´daki göçmenlerin parlamentoda vicdanı olan Cem Özdemir´in politikadan tamamen kopacağına ihtimal vermiyor belki bir dönem dinlendikten sonra tekrar bu arenaya döneceğini tahmin ediyoruz. Seçim arefesinde Stuttgart civarında içlerinde Türk asıllılarında bulunduğu  "Cem Özdemir´e oy vermeyin" ilanıyla politik bir  ahlaksızlık yapıldığını unutmamak lazım.

Tekrar Meclis´e dönen Ekin Deligöz ile hemcinsi SPD´li Dr. Lale Akgün´ü tebrik eder başarılı çalışmalar dilerken, kendilerinden göçmenler için aktif çalışmalar beklentilerinin çok büyük olduğunu hatırlatalım. Partileri gerekli oyu alamayıp milletvekili seçilemeyen CDU´lu Emine Demirbüken ile Bülent Arslan´ın üzüldüklerini sanmıyoruz. Zira, onlar adaylık sıralamalarındaki yerlerine göre parlamentoya gitmelerinin çok zayıf bir ihtimal olduğunu kendileri herkesten daha iyi biliyorlardu. Dr. Akgün ve Ekin Deligöz´ün partiler vasıtasıyla parlamento ve iktidar için istenilen biletler ve gerekli harcirah kredisi verildi. Şimdi gözler partiler adına verilen sözlerin hayata geçirilmesine yani icraatlara çevrilmiş vaziyette... Zaman çok  çabuk akıp geçiyor. Gelecek genel seçimler 2006´da. Unutmamak lazım.... 

SAYFA BASI


Yazarın diğer yazıları:

Temizlikçi Erika´nın oğlu Başbakan

Kazıktan yakınan kazıkcı!

İzin, zorla evlilik ve boşanmalar

Sayın Schily´e kim cevap vere(bile)cek?

Yaz gazeteci yaz" demesi kolay!

Günümüzün modası, değişmek ve dönüşmek!

"İmparator"ları da oyuna getirirlermiş 

Tiyatroyu seven muhafazakarlar

Oylarımıza sahip çıkalım

Vekâletle yaşma alışkanlığı

Çay, zeytin, helva, kurufasulye ve rakı

Esas mesele samimiyet(sizlik)

Almanya treni kalkıyor

Göç Kanunu ve terör

Eğitim mi dediniz, o da ne?

İzin ve zorla evlilikler

Yok saydığımız kadın sığınma evleri

Sanal dostları tanımak 

Karelerin tamamladığı resim

   
SAYFA BASI

| Ana Sayfa | Haberler| Gazeteler | Ekonomi | Firmalar | Spor | Yazarlar 

Copyright © Mima Datentechnik / Jülicherstr.20 / 52070 Aachen / Deutschland
Tel:
+49 (241) 900 57 50 (pbx)  Fax: +49 (241) 99 777 57  
e-posta:
info@Turkpartner.de
Bu site Mima Datentechnik Internet Servisi tarafýndan hazýrlanmaktadýr

Muhsin Ceylan

Temizlikçi Erika´nın oğlu Başbakan

Mahmut Aşkar
Almanya siyasi hayatında Türklerin yeri
İsmail Altıntaş
Üç Aylar ve Zamanın Kutsallığı
Şefik Kantar
Yaşasın, kurtulduk ! (mu)?
Fazlı Arabacı
AB ve din anlayışı
Fikret Ekin
Bir Bu Eksikti!
Ismail Tüysüz
Yeşilçamda bir emekci
Üzeyir Lokman Çaycı
Yargılanmışım
Sizden Biri
Bu çocuklar nereye gidiyor
Latif Çelik
İyi geceler Türkiyem. Rahat uyu…
Ali Kılıçarslan
40 yıl önce 40 yıl sonra
Ramazan Alp
Şiirin yalnızlığı
Abdullah Güler
Ahmet'in Hikayesi