|
DÜŞÜNCELER
Hidayet
Kayaalp
|
|
h.kayaalp@web.de
|
NLP
( Neuro Linguistic Programming ) ve Biz
Çoğu Afrikalının sandığı gibi
içinde yaşadığım şartların
kurbanı
olmadığımı ve tersine bu şartların
üreticisi olduğumu ögrendim.
( Legson Kayira )
Yaşadığımız Evren bir sistemler sistemidir.
Evrende hiçbirşey tesadüfen olmamamaktadır. Takıntısı
olanların rahatlaması açısından söylenebilecek
en uygun sözünde, tesadüf denilen şeylerinde bir
sistem içinde cereyan ettiğini söylemekten ibaret
olacaktır.
Sistemin bazı parçalarının keşfedilmesi,
ipin ucu iyi niyetli insanların elinde olduğu
zamanalar hep insanlığın yararına olmuştur.
Newton’un yerçekimi kanunu nu keşfetmesi, Edisonun
elektiriği fark etmesi kadar önemlidir.
NLPde, makro sistemin, insana tekabül eden kısmının
davranış ve iletişim boyutundaki şifresinin
belkide bir keşfi sayılabilir. Richard Bandler ve
John Grinderin parlak zekaları, NLPnin modellediği 4
insandan (Milton Erickson, Virginia Satir, Fritz Perls ) üç
ünün teorisyen değilde, pratisyen olmaları Hodri
Meydan! diye bilme cesaretini ona vermektedir.
Richard Bandler, Değişim İçin Beyninizi Kullanın
adlı kitabında İnsan ben birşey yapamam
derken aslında bişey yapmamaya muktedirim demek
ister diyerek insanoğlunun belkide şeytanı
modelleyerek kazandığı tarihi kurnazlığını
çöp sepetine atmaktadır. Bu sözlerin değişik
tonlarda açılımını yapanlar olmuştur
ama ben, bizi gösteren tarafına bakarak diyorumki:
atalet, cehalet ve tembellik gibi duruşlar aslında
birer irade beyanıdır.
Yaparım ın özgün mefhumu-muhalifi yapamam değil,
yapmam olarak belirginleşir bu durumda.
NLP’nin zihinsel maniplasyon alanında da tesbitleri
olduğunu biliyoruz. İnsan zihni bilgiyi siler, çarpıtır
ve geneller. Demekki, “yapmam”ı “yapamam”a dönüştürüp
çarpıtarak işe kendimizi kandırmakla başlamışız.
Bunun bir değil, binlerce alanda böyle işletildiğini
söylemek mümkün ama, ben şimdilik Legson Kayiranın
şu sözleriyle iktifa etmek istiyorum:
Çoğu Afrikalının sandığı gibi içinde
yaşadığım şartların kurbanı
olmadığımı ve tersine bu şartların
üreticisi olduğumu ögrendim .
Bu sözlerin herkes tarafından duyulup özümsenmesini
isterim; Özellikle Avrupa da bulunan biz Türk işçileri
tarafından çok daha iyi duyulmasını ve anlaşılmasını
isterim. Legson Kayira beşbin km. yolu 15 ay yaya olarak
katedip Sudanın başkentinde bir kütüphaneye ulaşmayı,
oradan da Amerika ve Avrupa üniversitelerinde kariyer yapmayı
başarabilmiş bir insan. Biz ise Avrupanın ortasındaki
Afrikalılarız üstelik aşağılanan
Afrikalılar .
Ben itibar yoksulluğunu en az maddi yoksulluk kadar önemseyen
biriyim.
Abraham Maslowun, İhtiyaçlar Hiyerarşi ( Fiziksel,
Güvenlik, Sevgi, Saygı, Kendini Gerçekleştirme,
Manevi Yapı ) sin de Saygı = İtibar 4. sırada
yer alır.
Bireyler ve toplumlar sadece maddi ( fiziksel ) yoksullukla
fakir düşmezler, sevgi ve saygı değerlerini
yitirenler daha yoğun bir olumsuzluk içinde sayılırlar.Yazdıklarımın
doğru anlaşilması adına bir konuya vurgu
yapmak isterim: Ben, insanlığın tarihi boyunca,
ırkçılıktan daha netameli bir hastalıkla
karşılaşmış olabileceğine asla
inanmıyorum. Kıyamete kadar da zuhur edecek hiçbir
hastalığın da ırkçılık boyutunu
aşabileceğine yine inanmıyorum. Bununla
beraber içinde bulunduğumuz coğrafyada Türk kavramına
yüklenen negatifleri kabul etmek mümkün değildir. Hiçbir
kavrama bunca olumsuzluk yüklenmemiştir. Burada bir
ulusun ötesinde değerler, inançlar ve binlerce yıllık
kültür aşağılanıyor. Bu hiçbir topluma
yapılmamalı ve bize de yapılmamalı. Bu
saatten sonra bu noktaya nasıl geldiğimizi tartışacak
değilim. Ama bu durumdan mutlaka çıkmamız
gerekir. Bunu Batı Avrupa Türk Toplumu başarmak
zorunda.
Kendimizi geliştirerek, cehalet, atalet, tembellik
gibi bize musallat olmuş hastalıklardan arınarak,
güzel değerlerimizi hem kendimizin hemde içinde bulunduğumuz
toplumun ilgi alanına çıkartabiliriz. Urfa’da
Oxford yok ama, Almanya kişinin kendisini geliştirmesi
için her bakımdan müsait bir ülke; Her taraf Oxford
dolu...
Alman toplumu da biz Türkler üzerindeki önyargıyı
kaldırabilme cesaretini gösterebilirse bu gelişime
en büyük katkıyı sağlamış olur.
Peki, NLP ne işemi yarar?
İstenen her alanda olduğu gibi, bu alanda da hızlı
gelişimin etkili bir aracı olabilir.
SAYFA
BASI
Yazarın
diğer
yazıları:
NLP
ve Biz
Kabaklı
köyün ahalisi ve NLP
´´Değişim
mi, Gelişim mi?´´
SAYFA
BASI
|
|
|