HERŞEYE  RAĞMEN

Bahçeye kurduğum salıncakta hevesle oynamaya gelen yabancı çocuklara da bizimkiler gibi sevinince, aklıma hemen almanlardaki komşuluk ilişkileri geldi. Ne yalan söyleyeyim  ayrıcalığımıza hafiften gururlanmadım  değil.
Yüzde 70 i komşularıyla kavgalı, mahkeme davaları da yine aynı oranda komşular arasındaki kavgalardan. Mainpost’un ilk sayfasındaki anketde, avrupanın en sevilen milleti olarak İtalyanlarken, en sevilmeyenini almanlar olarak veriyordu. Demekki çalışkan ve dürüstlük  (perfektionismus) sevilmek için yetmiyormuş.
İnsan tek başına yaşayıp mutlu olabilen bir canlı olmadığı için, hepimiz birbirimizi doğrudan ilgilendiriyoruz.

Zira hergün yüzyüze baktığınız insanlarla kavgalı olmak, güzel hayatın çekilmezlerinden olsa gerek. Birlikte yaşadığınız insanların iyiliğide kötülüğüde sizi etkiler.
Çocuğunuz onlarla okulda beraber, sporda beraber, oyunda beraberler. Iyi ve kötü birbirlerinden  nasıl etkilenmesinler ki ? 8 yaşındaki bir çocuk ailesindeki (ihmalden)
Olumsuzluğu, kaptığı kötü ahlakı okula da taşıyabiliyor.
Onların işsizliği de, refahı da, dürüstlüğü, çalışkanlığı, maddeciliğı, ahlaksızlığı da velhasıl herşeyi müsbet veya menfi bir  şekilde size yansımaz mı ?

Doğrudan size olmasa bile, nesillerinize mutlaka etki edecektir. Dolayısıyla onların iyiliğide sizin için, kötülüğüde, iç huzuru ve huzursuzluğu da,.hastaliğı da manevi boşluğu da bir nevi bulaşıcı. Doğrusu yabancı olarak bizimde imajımız o kadar da düzgün değil.
Sigortaların bile bizimkilere ayrı tarif uygulamalarının sebebi biz değilmiyiz yani istismarımız.

Termine riayetsizlik, kurslara devamsızlık, çocukların çevre ve okullarına ilgisizlik,
ilme ve okumaya lakaydilik vs. nerdeyse milli özelliklerimizden olmuş.
Güvenirliğimiz yara almış birkere. Bu sizce nasil düzeltiriz ?
Sahsen biriyle bir is yapsam „ Yabanciyla is yapilmaz“ dedirtmemek icin tirtir titriyorum.
Mesela; Kelli felli okumus birinin bile  gece 11 de tavanı matkapla delmesi dogru mu?
Merdiven dairelerinden gece 1 de paldır küldür inmeler, yetmedi camdan  bağırarak ; „ bekleriz, yine buyrun „ misafirperverliği ! sizi anlamayan bir çevrede yüksek sesle konuşmalar, çocukları birsonraki çağa göre hazirlama gayretsizliği vs. vs.
Lakin her nekadar bozulsak, bazı olumsuzluklar kanımıza işlemiş dahi olsa bile,
YİNE DE BİR NUMARAYIZ , ELHAMDULİLLAH. O bozulmuş halimizle bile
Diğerleriyle tartıldığımızda  insanlık, ahlak, dostluk ve bonkerlik, fedakarlık ve kardeşlikte çok çok ağır basarız tartıda.

Evet, elhamdulillah dinimize, kültürümüze , tüm değerlerimize.... ve selam size
Soğuklarda donmayan, yabanda kaybolmayan sıcak iklimin sıcak insanları ...
Sizi ALLAH korusun...

SAYFA BASI

Yazarın diğer yazıları:

Herseye rağmen
Batıdan bir iç muhasebe
Huzur yazıları
Sağlıklı değişim
Her ayrılık
Kimse sizin yerinize düşünmez
Sözlerin özünden
Mektup
   
SAYFA BASI