·  ANASAYFA  
·  AVRUPA HABER  
·  MEDYA  
·  EKONOMI  
·  FIRMALAR  
·  SPOR  
·  YAZARLAR  
·  BASIN ÖZETLERI  
·  COCUKLAR  
·  KADIN & YASAM  
·  BEDAVA POST  
·  DOWNLOAD  
·  TREIBER  
   
   


  FİKİR MEYDANI

              Orhan Aras 

 

ORARAS@aol.com


ONLAR SÖYLEDİ BİZ DE İNANDIK!!!

   
Saddam Hüseyin tam da Kurban bayramı arafesinde idam edildi.Günahıyla sevabıyla öbür aleme göçerken arkasında da bir sürü efsane ve soru bıraktı.Saddam’ ın haklı mı haksız mı olduğu veya idamının adalete uygun olup olmadığı ayrı bir tartışma konusudur.Ama günlerdir Amerikan güdümlü medyanın manipüle oyunları tabii ki akıllı müslümanların da dikkatinden kaçmamıştır.

    Nitekim bu konuda „Bugün” gazetesinde  7 Ocak tarihinde bir makale yazan Prof.Toktamış Ateş  de buna dikkati çekmiş,’Ne hikmetse idam konusunda şiiler ön plana çekilmiş ama ceset Amerikalılar tarafından Saddam’ ın yakınlarına verilmiştir,’ diye yazmıştır. 

    Bütün haber programlarında, sanki aynı eller tarafından yazılmış intibası veren  metinler okunmakta, aynı görüntüler defalarca gösterilmekte ve sürekli ‘şii’ kavramı vurgulanmaktadır.Güya Saddam’ ı sadece şiiler yargılamış ve öldürdüğü 148 şii yüzünden idama mahkum etmiş ve bayram arafesinde alelacele sadece intikam için, gözü dönmüş bir şekilde sadece sünnilere gıcıklık olsun diye canice şiiler tarafından idam edilmiştir!
Bu haberlere ancak,  yüreği sadece mezhepçilik için atan, mezhebi kavgaları müslümanlığın da üzerinde gören fanatikler ve Irak’ dan hiç haberi olmayan safdiller inanabilir. Burada apaçık bir provaksiyon olduğunu anlamamak için gerçekten ya aptal ya da önyargılı olmak gerekmektedir.

    Zalimliği ile ün salan ve acımasızca Irak’ da binlerce masum insanı öldürten, iktidara geldiğinden beri İran’ a saldırması, Küveyt’ i işgali gibi olaylarıyla adeta  Amerika’ nın Ortadoğu poltikalarına zemin hazırlayan Saddam Hüseyin’ in bütün suçu 148 şiiyi idam etmesi miydi?

    Daha 1979 yılında iktidara gelir gelmez ona karşı çıkan Baas partisi üyelerini avlatarak öldürten, liderlerini ipte sallandıran aynı Saddam değil miydi?
Bir yıl sonra Batı’ nın kışkırtması ve yardımıyla durduk yerde İran’ a saldırarak tam bir milyon insanın ölümüne yol açan kimdi? Savaş sırasında apaçık savaş suçları işleyen, kimyasal silahlar kullandığı tarafsız gözlemciler tarafından tarafından da teyit edilen aynı diktatör değil miydi?

    1982 yılında Duceyl kentinde bir suikast girişimine maruz kalınca 150 kişiyi yargısız idam ettiren hangi liderdi?
1988 yılında Kuzey Irak’ daki Halepçe kasabasına kimyasal gaz attıran ve beş bin masum insanın ölümüne yol açan başka bir insan mıydı acaba?
Amerika’ nın önce kışkırtıp sonra da karşı çıktığı akılsız Küveyt işgalinin sonucunda 100 bin Irak’ lı asker ve 35 bin Irak’ lı sivilin ölümüne kim yol açmıştı?
1996 yılında onun korkusundan Ürdün’ e kaçan iki damadını af vaadiyle geriye getirten ve sonra da kurşuna dizdiren baba hangi  babaydı?
    Bütün bu suçlar dururken, işi sadece şiilere mal etmek ve saf, eğitimsiz Araplara şiileri hedef olarak göstermek bir komplo değil de nedir? Eğer sünni Araplar bütün bu komplo kokan haberlere değer veriyor ve şii kardeşlerini kendilerine düşman olarak görüyorlarsa, Amerika’ nın da istediği Irak’ ın kanlı bir şekilde  bölünmesi süreci gerçekleşecek demektir.

    Saddam’ ın iktidarda olduğu yıllarda işlediği binlerce insanlık suçu varken o suçlardan onu  yargılamamak, sadece 148 şiinin katledilmesiyle suçlandırarak bütün dünyaya bu şekilde ilan etmek bir mezhep çatışması çıkarmanın hesabı olamaz mı acaba? Irak’ da başta Amerikalılar olmak üzere Saddam Hüseyin’ e diş bileyen binlerce insan varken, onu idam eden kar maskeli cellatların isimleri dünya  medyasında sanki alınlarına yazılıymış gibi sürekli ‘Şii cellatlar’ olarak sunulması bir oyun değil de nedir?

    Biz müslümanlar gerçekten de bütün bu ayrıntıları atlayacak ve herşeye inanacak kadar saf ve cahil insanlar mıyız? Irak’ da müslümanlar arasında kanla ayrılık tohumları ekildiğini göremiyecek kadar zekadan yoksun mahluklar mıyız biz?

    Irak’ da  batağa battığı artık Amerikalı Cumhuriyeçiler tarafından itiraf edilen  Amerika’ nın kurtulmak için müslümanı müslümana kırdırma poltikası eğer gerçekten bizlerin beynine tesir etmeye başlamışsa vay bizlerin haline!
Eğer bir Ehlibeyt İmamının makberine bomba koyan kişinin ‘Sünni’ olduğunu gerçekten bir şii müslüman inanabiliyorsa ve bu eylemi ‘ sünnilik ‘ adına yaptığını düşünüyorsa vay o şiinin haline!

    Hangi mezhepten, hangi meşrepten olursak olalım gün ayrılıkları körükleme, birbirimizi hain ve satılmış olarak niteleme, kan dökme,düşmalıkları körükleme  günü değildir.Gün, çeşitli güçler tarafından sergilenen bütün bu oyunlar karşısında sabır ve akıllılıkla olayları analiz etme günüdür.

SAYFA BAŞI


Yazarın diğer yazıları:

Onlar söyledi biz de inandık!!!
Bir roman, bir tesbit ve "Sarı Muallimler"
Bizi Hangi Dünyada Öldürüyorlar Kardeşler
Çok acıtıyor değil mi?
Ağlama Ne Olursun?
İnsanlık öldü mü?
Balık Adam
Yüreği Yaralı Şair, Tofig Abidin
Aman da beyler kavgadan geldim yorgunum...
Ali ile Nino hala yaşıyor
Necla Kelek´in "Yabancı Gelini"
Juan Goytisolo
Ayna Dergisi´nin (Der Spiegel) aynası sadece cin ve şeytan mı gösterir?
Susmak mı bağırmak mı?

   
SAYFA BASI

| Ana Sayfa | Haberler| Gazeteler | Ekonomi | Firmalar | Spor | Yazarlar 

Copyright © Mima Datentechnik / Jülicherstr.20 / 52070 Aachen / Deutschland
Tel:
+49 (241) 900 57 50 (pbx)  Fax: +49 (241) 99 777 57  
e-posta:
info@Turkpartner.de
Bu site Mima Datentechnik Internet Servisi tarafýndan hazýrlanmaktadýr

Orhan Aras
Onlar söyledi biz de inandık!!!
Nuran Yelkenci
Her İşin Başı Eğitim Nedir?
Prof. Dr. İbrahim Ortaş
Üniversite: Girmek mi, çıkmak mi zor
Şefik Kantar
Bayrak
Osman Seçmez
Herşey çok iyiye gidiyor derken...
Hasan Kayıhan
Farkında mısınız?
Mahmut Aşkar
Hele “Medeni”ye Bak!
Yakup Yurt
İnternet, gençlik ve biz
Prof. Dr. Mehmet Ali KÖRPINAR
Ülkemiz Sorunları ve TRT
Hidayet Kayaalp
Asrın Belasına Çözüm...
Haldun Çancı
Ulusal mutabakat yönetimi
Prof. Dr. Ümit Özdağ
Atatürk-Türkeş ve Ülkücü Gençlik
Sebahattin Çelebi
Hüznümü, limanlara akıttım da geldim...
Yılmaz Kuzucu
İçimdeki Notlar
Ozan Yusuf Polatoğlu
Vicdan Testi
Hidayet Kayaalp
Eşeklerin Gizemli Dünyası
Halil Gülel
Kim ateşliyor bu fitili
Üzeyir Lokman Çaycı
Yolcular
Mustafa Can
Ben Uyumdan Yanayım, Ya siz..........
Yakup Tufan
Fransa’nın İmajı
M. Ali Aladağ
Sarık-Cübbe ve Takım-Kravat
Ali Kılıçarslan
Yeni meclis, eski kafa
Veli Kalli
Gurbette Vatan Sevgisi
Ayten Kılıçarslan
A’dan Z’ye plan olsanız ne yazar?
Betül Parlar
Hey du...
Fikret Ekin
Türkiye’nin “Sorunu”
Şensel Aşkın
Bilginin/Doğruların Etkinliği
İsmail Tüysüz
Son İki büyük Revulusyonda İstanbul`un Önemi
Serdar Çelebi
ETU (Europaische Türkische Union)  ne yapıyor?
Muhsin Ceylan
Berlin’e hayali bir soru
Dr. Nebil Bozdoğan
Botox zehir mi ilaç mı?
Alperen Çelik
Yeni Vietnam IRAK
İsmail Altıntaş
İslâm Dininin Engellilere Sağladığı Kolaylıklar
Latif Çelik
Aynı acıyı duyanlar en samimi olanlardır
Fazlı Arabacı
Yaralı bir bilinç